Google Adsense

Parasal Konularda Yaptığımız Hatalar | Attila Köksal

Sermaye ve yatırım piyasalarının önde gelen isimlerinden Attila Köksal, “Parasal Konularda Yaptığımız Hatalar” kitabında okuyucularına hem tecrübelerini hem de finans alanındaki bilimsel araştırmaları aktarmış. Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER)’den tanıdığım ve büyük saygı duyduğum Attila üstadın kitabını keyifle okurken, altını çizip faydalı bulduğum bölümleri de aşağıda vurgulamak istedim. 

Finansal refaha ulaşmanın yolu çok çalışmanın yanısıra, tasarruf ve yatırım konularında disiplinli ve sabırlı olmaktan geçer.


Beklenti teorisine göre bireyler, karar verecekleri bir konu hakkındaki bilgilerinin eksik olması veya sahip oldukları bilgileri yanlış yorumlamaları durumunda ve duygusal nedenlerden dolayı zaman zaman sezgilerini kullanarak, kestirme yollara başvurarak kararlar verirler. Bu tür kararlar bazen olumlu sonuçlar doğursalar da, genelde önemli hatalara yol açarlar. Örneğin, bireyler kayıplara aynı miktarda kazançlardan daha fazla anlam yüklerler, yani riskten ve kayıptan kaçınma davranışı gösterirler. Riskten kaçınma eğiliminin ağır basması bireylere irrasyonel kararlar verdirir. Bireylerin alacakları risk sonuçta elde edecekleri kazanca göre makul olsa dahi riskten kaçınma eğiliminin ağır basması sonucu bireyler risk almaktan kaçınır ve kazanç fırsatlarını kaçırırlar.

Geçmişte verdiğimiz kararların doğruluğuna genelde inanır ve o kararı destekleyen haberleri ve bilgileri görünce verdiğimiz kararın doğruluğundan daha da emin oluruz. Kararımızın yanlış olduğunu gösteren haberler bizi mutsuz ederler. Bu mutsuzluğun etkisini azaltmak için onları göz ardı etmeye, hatta zaman zaman engellemeye çalışırız. Doğrulama yanılgısı yatırımlarımızın riskini yaymamıza engel olabilir ve yatırımlarımızı belli enstrümanlarda veya hisselerde yoğunlaştırabilir. Bu yanılgı yatırımlarla ilgili verdiğimiz yanlış kararları gözden geçirmemizi engeller ve doğru kararlar vermemize yarayacak bilgileri kullanmamızı zorlaştırır.

Temsililik yanılgısı bireylerin kararlarında geçmişte elde ettikleri tecrübelerin veya inançların karar verme süreçlerini etkilemeleri sonucunda oluşur. Yatırımlar konusunda ise geçmişte iyi performans gösteren bir yatırımın aynı şekilde devam edeceğini varsaymak hatalı kararlar almamıza yol açabilir.

İnsanlar genellikle gelecekteki olayları kontrol edebileceklerini düşünürler. Borsada işlem yapmaya yeni başlayan yatırımcılarda bu yanılsama çok sık görülür. Özellikle, ilk yaptıkları işlemler bir boğa piyasasına denk gelir ve piyasa şartları nedeniyle başarılı olurlarsa, bu kişilerin kendilerine güvenleri artar ve uzmanlaştıklarını düşünmeye başlarlar. Bu tür kişiler genelde basit teknik analiz yöntemleri kullanarak piyasadan daha iyi getiriler elde edebileceklerine inanırlar. Kolaylıkla öğrenebilen teknik analiz yöntemleri bu kişilerde gerçekte olmaması gereken bir güven uyandırır ve çoğunlukla bir süre sonra yatırıma ayrılmış olan para buharlaşır.

Warren Buffett: “Borsalar aktif işlem yapanlardan sabırlı yatırımcılara servet aktarma ortamlarıdır.” Yıllardır yurdumuzda da bunun örneklerini gördük ve görmeye devam ediyoruz. Buffett zarar durdurma konusunda da şunları söylemiştir: “Yatırımcıların neden zarar durdurma satışlarını yaptıklarını hiçbir zaman anlayamamışımdır. 100 dolar fiyatlı bir hissenin ucuz olduğunu düşünerek alan bir yatırımcının bir süre sonra başkalarının bu hisseyi 90 dolara satıyor olmalarının neden onu etkilediğini ve hisseyi satmasına neden olduğunu hiçbir aman anlayamadım” demiştir.

Ünlü yatırımcı Peter Lynch de “bana sürekli yüzde 10 zarar durdurma hedefi ile işlem yapan bir portföy gösterin, ben de size uzun vadede yüzde 10 zarar yapan bir portföy göstereyim” demiştir.

Kontrol yanılsaması konusunu bir fıkra ile bağlayalım: Küçük bir kasabada adamın biri her gün sabah saat 6:00’da kalkıp borazan çalarak ve elindeki damalı bayrağı sallayarak sokaklarda gezer, yaklaşık yarım saat kadar sokaklarda böyle gezindikten sonra evine dönermiş. Bir gün bir polis adamı durdurup sormuş, “Neden yapıyorsun bunu?”. Adam kendinden emin bir şekilde cevap vermiş, “Filleri kasabamızdan uzak tutmak için.” Polis, “İyi de buralarda fil yok ki zaten.” Adam, “Gördünüz mü, demek ki yöntemim işe yarıyor.”

Geri Görüş Yanılgısı (Hindsight Bias)’nı en güzel tanımlayan cümle herhalde “Ben zaten böyle olacağını biliyordum”dur. İnsan beyninin zaaflarından biri değişimine uğrayan bilgilerin veya inançların değişim öncesi durumlarını hatırlayamamasıdır. Bir olay gerçekleştikten sonra bireyler gerçekte öyle olmasa da olayın sonucunu önceden tahmin ettiklerini düşünürler.

Bilişsel çelişkinin yaratacağı olumsuz davranışları önlemenin ilk adımı ortaya çıkan rahatsızlığı kabul etmek, gerçeklerden kaçmak yerine onlarla yüzleşmek ve rasyonel bir karar vermeye çalışmaktır. Yanlış bir yatırım kararı verdiğinizi düşündüğünüzde analizinizi yenileyin, gerekirse güvendiğiniz kişilerin görüşlerine başvurun ve hatanızı en kısa sürede düzeltmeye çalışın.

Diyelim ki, zarar eden ve ileriye dönük olarak ümit vermeyen bir yatırım yaptınız. Bu yatırımı sonlandırmak yerine, “zarar eden bir yatırımı tutmakta bir sorun yoktur” diye bir düşünce içine girmeniz zararınızı büyütebilir. Benzer bir hatalı yatırımı “şimdilik paraya ihtiyacım yok” diye bir bahane ile sonlandırmamak da yanlış bir düşüncedir. Borsada günlük işlemler yaparak hızlı para kazanmayı hedefleyen birçok kişi zarar eden yatırımlar yapınca onları elden çıkarmak yerine kendilerini “uzun vadeli yatırımcı” olarak görmeyi tercih ederler.

Güncel hayatımızda en çok karşımıza çıkan yanılgı kuşkusuz ki çıpalamadır. Bilmediğimiz konularda tahmin yapmak için çoğunlukla bir referans noktasına ihtiyaç duyarız. Kahneman ve Tversky’e göre “İnsanlar nihai kararlarını etkileyecek şekilde ayarlanmış başlangıç noktalarını esas alarak tahminlerde bulunur ve karar verirler”.

Bir pazarlıkta ilk söylenen fiyat çok önemlidir. Çıpalama etkisini o fiyat oluşturur ve pazarlık (eğer karşı taraf teklifinizi çok anlamsız bulup masadan kalkmazsa) o fiyat etrafında döner. Bu nedenle özellikle tok alıcı veya satıcı olduğunuz durumlarda ilk fiyatı sizin söylemeniz lehinize olacaktır. Bir ürünü almaktan vazgeçmeyi göze almadıkça o ürün üzerindeki pazarlık şansınız çok sınırlıdır.

Çerçeveleme Yanılgısı bir seçim yapmamız durumunda önümüze sunulan alternatiflerin bize sunulma veya ifade edilme şeklinin seçimimizi etkilemesi sonucunda oluşur. Örneğin, marketten kıyma alırken “yüzde 90 yağsız kıyma” yerine “yüzde 10 yağlı kıyma” etiketini görseniz tercihiniz nasıl değişirdi? Sağlığına dikkat eden birisi için ilk ifade olumlu görünen bir ifade iken, aynı bilgiyi içermesine rağmen ikinci ifade olumsuz bir mesaj taşımaktadır.

Richard Thaler’e göre “insanların çoğunluğu kötü yatırım yapmak ve zarar etmek korkusu ile hiç yatırım yapmamak hatasına düşerler”. 1954 yılında Templeton Growth Fund’ı kurarak yatırım fonu endüstrisinde bir çığır açan ve 20. yüzyılın en başarılı yatırımcılarından birisi olarak tanınan Sir John Templeton da bu konuda "hatadan kaçınmanın tek yolu yatırım yapmamaktır ancak bu da en büyük hatadır” demiştir.

Bireyler kendi yeteneklerine ve ellerindeki bilgilere aşırı güvenmeleri durumunda yanlış kararlar alırlar.

Aşırı güven sahibi kişiler, kontrol edilmesi mümkün olmayan olayları kontrol edebileceklerini düşünürler. (Kontrol Yanılgısı) Aldıkları kararların sonunda elde ettikleri iyi sonuçların kendi başarıları, kötü sonuçların ise talihsizlik olduğunu düşünürler. (Kendine Atfetme Yanılgısı)

Geçmiş başarısızlıkların onlara tecrübe kazandırdığını ve ileride bu tecrübe sayesinde daha doğru kararlar vereceklerini düşünürler. (Geri Görüş Yanılgısı)

Eğer yatırım konusunda aşağıdaki sıralanan işlemleri yapıyorsanız aşırı güven yanılgısının etkisi altında olduğunuzu düşünebilirsiniz:

  • Tek bir yatırıma büyük para yatırıyor, gereğinden daha yüksek risk alıyorsanız.
  • Yatırım yaptığınız ve güvendiğiniz bir şirketle ile ilgili gelen olumsuz haberlere kulak vermiyorsanız.
  • Öyle olmadığı halde piyasa ortalamasından daha iyi getiri elde ettiğinizi düşünüyorsanız.
  • Yatırımlarınızdan elde ettiğiniz getirileri benzer yatırımların endeksleri ile kıyaslamaya ihtiyaç duymuyorsanız.
  • Çok sık al-sat işlemi yapıyorsanız.
  • Portföyünüzde riskleri yaymıyorsanız ve bu portföyün riskleri yayılmış, değişik enstrümanlara yatırım yapan bir portföyden daha iyi olduğunu düşünüyorsanız.

Otokontrol yanılgısı, bireylerin kısa vadede kendilerini sıkıntıya sokmayacak, keyif veren ve rahatlık hissettiren eylemleri uzun vadede kendilerine fayda sağlayacak eylemlere tercih etmeleri eğilimini doğuran yanılgıdır.

Statükonun sözlük anlamı “öteden beri var olup gelen ya da var olan, şu andaki durum” olarak geçiyor. Statüko veya diğer adı ile mevcut durum yanılgısının temelinde bireylerin içinde bulundaki durumu kabullenmeleri ve bu durumlarında değişiklik yaratacak kararları onlar için aslında olumlu olacak olsa da almamaları yatar.

Önüne yeni bir yatırım fırsatı gelen bir yatırımcı yeni yatırımın potansiyel getirisi daha yüksek olsa bile hali hazırdaki yatırımının zarar ettirme ihtimalinin daha az olduğunu düşünerek onu değiştirmez ise statüko ve kayıptan kaçınma yanılgılarının etkileri altındadır. Tasarruf yapmaya başlamak bir fedakârlık gerektirir. Tasarruf etmek ve birikim yapmak için bugün yapılacak harcamaları kısmak gerekir. Bunların karşılığı ise ileriki bir tarihte alınacaktır. İnsanlar ileride elde edecekleri faydaları veya görecekleri zararları bugünden yeterince değerlendiremez, ölçemezler. Bu nedenle ileride oluşacak faydalar veya zararlar olduğundan daha küçük görünürler. Buna hiperbolik iskontalama denir. Emeklilikte yetersiz birikimi nedeniyle çekeceği sıkıntıyı tam olarak hissedemeyen bir kişi bugünden emeklilik dönemi için sıkıntı çekmeyi istemez ve birikim yapma kararını erteler.

Bağlanma Etkisi’ni en güzel anlatan cümle “benim malım kıymetli, seninki kıymetsizdir” olabilir.

Profesör Richard Thaler Cornell Üniversitesindeki öğrencileri ile yaptığı bir deneyde onlara ücretsiz kahve fincanları dağıtır, bunların 6 dolar satış fiyatı olduğunu ve isterlerse satabileceklerini söyler. Öğrenciler fincanları satmaya çalışırlar ama hiçbirisi başarılı olamaz. Çünkü fincanları bedavaya almış olmalarına rağmen onları 5.25 doların altında bir fiyata satmak istemezler. Diğer yandan alıcı olan öğrencilerin hiçbirisi 2.75 doların üzerinde bir fiyat teklif etmez. Burada biraz çıpalama etkisi (6 dolar) olsa da, asıl neden satılacak malın sahibi olan öğrencilerin malı alıcılara göre daha değerli görmeleridir.

Bağlanma Etkisi’nin bir türevi de ‘IKEA Etkisi’dir. İsveçli ünlü IKEA mağazalarını hepiniz bilirsiniz. Eşim ve ben de oradan zaman zaman evimize eşyalar alırız. O kocaman mağazada gezinmek, aradığını bulmak, eve getirmek, kutuları açmak ve tariflere göre eşyayı monte etmek çok emek ve zaman alır ancak tüm bu işlemlerin sonunda ortaya çıkan eşya bize önemli bir iş başardığımız hissini verir. Mike Norton, Daniel Mochon ve Dan Ariely adlı akademisyenlerin çalışmaları kendi emeklerimiz ile yarattığımız eşyalara doğrudan satın aldıklarımıza göre daha çok bağlandığımızı göstermektedir. Ariely ve arkadaşları bu davranışa ‘IKEA Etkisi’ adını vermişlerdir. Evimize verdiğimiz emeğin değerini ve bize yaşattığı duyguyu da satış fiyatına ekleriz.

Bağlanma Etkisi yatırımcıların sahip oldukları varlıkları, özellikle hisse senetlerini elden çıkarmalarını zorlaştırır, onlara gereğinden fazla değer biçmelerine neden olur. Yatırımcılar uzun süredir portföylerinde bulunan veya miras yoluyla elde ettikleri varlıkları elden çıkarmakta yeni aldıklarına göre daha isteksiz davranırlar.

Herhangi bir yatırımcının piyasa zamanlaması yapabileceğini yani istikrarlı olarak fiyatlar düşük iken alış, yüksek iken satış yapabileceğini düşünmesi en azından bilgisizlik veya saflıktır. Piyasaları sürekli olarak yenmek istatistiki olarak çok ama çok düşük bir ihtimaldir ve bunu başaran yatırımcı sayısı dünyadaki toplam yatırımcı sayısına göre ihmal edilecek düzeydedir.

Yakınlık yanılgısı insanların tercihlerle karşılaştıkları durumlarda yakınlık duydukları, kendilerini daha rahat hissettikleri veya kendi yaşam tarzlarına uygun olduklarını düşündüklerini seçenekleri, daha rasyonel olan diğer seçeneklere tercih etmelerine denir.

Örneğin, bir restoranda çok pahalı bir şarap açtırarak gösteriş yaptığını düşünen bir kişi aslında çok daha makul bir ücret ödeyerek kaliteli başka bir şarap alabilir. O kişi makul ücretli şarabın etrafındaki kişilerde pahalı olan kadar etki yaratmayacağı düşüncesindedir.

Albert Einstein "bileşik faiz dünyanın sekizinci harikasıdır. Bunu anlayan kazanır, anlamayan ise bedelini öder" sözünü boşuna sarf etmemiştir.

Para kötü bir sahip, harika bir köledir.” P.T. Barnum

Bütçe yapmak paranın nereye gittiğini anlamaya çalışmak yerine nereye gideceğine karar vermektir.” Dave Ramsey

Yatırımlarda başarı ve başarısızlık arasındaki fark hangi hisseyi veya hangi gayrimenkulü aldığın değildir, varlık dağılımıdır.”  Tony Robbins

En iyi yatırım, kendine yapacağın yatırımdır. Ne kadar çok öğrenirsen, o kadar çok kazanırsın.” Warren Buffett

"Risk ne yaptığını bilmemekten doğar. Anlamadığın bir işe asla yatırım yapma." Warren Buffett

Okuyun / Araştırın / İzleyin / Dinleyin

  • Kendi aklınıza yatırım yapın, kendi aklınızla yatırım yapın.
  • Beklentilerinizi ve risk algınızı iyi tartın.
  • Aç gözlü olmayın.
  • Akılcı bir plan uygulayın, riski yayın.
  • Gelişimi izleyin ve bilinçle yönlendirin.
  • Sabredin.