Güzel
kitaplar okuyup kendim için alıntılar yapmaya devam ettiğim bir süreçteyim.
Keyifli, tatil gibi, insanı yenileyen, beyninde kıpırtılar oluşturan bir süreç,
öneririm, sevdiğiniz şeyler okuyun, siz de bu ayrıcalığı yaşatın kendinize...
Aşağıdaki 3 alıntı Haruki Murakami'nin Karanlıktan Sonra adlı
kitabından. Copy-paste değil, kendim baka baka yazdım...
“Bekleyeceğim” diyor Kaoru. “Hala kulak kesiyor
musunuz?”
Adamın dudakları seğiriyor hafifçe. “Her insanın tek
bir yaşamı vardır. Kulağı ise iki tane.”
“Öyle olabilir ama bir tanesi gidince bir daha
gözlük takamaz.”
“Uygunsuz bir durum” diyor adam.
***
“Üzerinde durduğumuz zemin var ya, çok sağlammış
gibi görünür ama en ufak bir şey olduğunda, pat diye altımızdan kayıp
gidebilir. Ve bir kez altımızdan çekilmeye görsün, işte o zaman sonumuz gelmiş
demekti; bir daha eskiye dönemeyiz. Sonrasında, yerin altındaki o karanlık
dünyada bir başımıza yaşamaktan başka çaremiz kalmaz.”
***
“İnsan denen şey, anılarını yakıt olarak kullanıp
yaşamını sürdürüyor olamaz mı acaba? O anıların gerçekte önemli olup
olmadığının, yaşamın sürdürülmesi açısından hiçbir önemi yok. Sadece yakıt.
İster gazetenin reklam broşürü olsun, isterse felsefe yazıları; ister
pornografik fotoğraflar olsun, isterse on bin yenlik kağıt para desteleri;
ateşe verdiğinde hepsi sadece bir kağıt parçası değil midir? Önemli anılar, çok
önemli anılar ve hiçbir önemi olmayan anılar… hepsi sadece ve sadece yakıt.”